Eko Etiket

Eko Etiket Nedir?


Eko kelimesi, Ekoloji kelimesinin hem kısaltılmışı olarak hem de çevre anlamında kullanılır. Kökeni Latince olan bir kelimedir. Ekoloji kelimesi ise;  canlıların birbirleriyle ve çevreyle olan ilişkilerini inceleyen bilim dalına verilen addır. Ekoloji ile ilgili ve ona uyumlu anlamında kullanılan Ekolojik kelimesi de Eko kelimesinden türemiştir.

Günümüzde üretilen tüketim maddelerinin (gıda, tekstil, temizlik ürünleri vb.) doğadaki canlı varlıklara ve çevreye karşı olumsuz etkisi olmadığını belgelemek maksadıyla verilen belge veya sertifikaya da; Ekolojik Ürün Belgesi, Doğal Ürün Belgesi, Organik Ürün Belgesi veya Biyolojik Ürün Belgesi gibi isimler verilmektedir. Ancak kanun, yönetmelik vb. yasal düzenlemelerde Ekolojik Ürün Belgesi ismi daha çok kullanılmaktadır. Bu belgenin verildiği ürünler ise Eko-Etiket veya Ekomark© Etiketi olarak adlandırılan etiketlerle etiketlenmektedirler.


Bu belgeleme siteminin kanuni dayanağı Avrupa Birliği’nin bu konu hakkında hazırladığı tüzükten gelmektedir. Avrupa Birliği’nde bu sistem Çevre Etiket Sistemi veya Eko-Etiket Sistemi olarak da adlandırılmaktadır. 1992 yılında Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi tarafından kurulan bir sistemdir. Bu konu hakkındaki tüzük 2010 yılında güncellenmiş ve 66/2010/EC sayılı Eko-Etiket Tüzüğü olarak yeniden yayınlanmıştır.

Ülkemizin ihracatında çok önemli bir yeri olan Avrupa Birliği ülkelerinde çevreye olan duyarlılık ve insan sağlığına verilen önem arttıkça, çevre ve sağlık açısından zararsız ürünlerin üretimi de önem kazanmaya başlamıştır. Avrupa Birliği’nde bu yönde yapılan yasal düzenlemelere paralel olarak ülkemiz de AB’ye uyum çalışmaları kapsamında kendi yasal düzenlemelerinde değişiklikler yapmaktadır.


Bu kapsamda 2000 yılında Avrupa Konseyi’nin 1980/2000 (EC) sayılı talimatı vardır. Çevre etiket sisteminin ülkemize entegrasyonuna başlanmış ve yetkili kuruluş olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı seçilmiştir. Her ne kadar ülkemizde henüz çevre yasası çıkarılmamış ve çevre etiket sistemi uygulamaya girmemiş olsa da AB ülkelerine ihracat yapmak isteyen firmaların talebini karşılamak için ülkemizde Ekolojik Ürün Belgesi ve Eko-Etiketi veren firmalar vardır. 


Eko-Etiketi Alma İhtiyacı Neden Doğmuştur?


Tarım ürünlerinin, tarım ile elde edilen gıdaların ve insanların beslenme ihtiyacı dışında üretilen tüketim ürünlerinin (temizlik ve giyim ürünleri gibi) doğallığı hakkında bilgi edinmek günümüzdeki tüketicilerin önem verdiği konulardan biridir.

Tarımda verimi arttırmak, ürünleri böcek veya haşere etkisinden korumak bunlarla birlikte ürünlerin ömrünü uzatmak için birçok kimyasal madde kullanılmaktadır. Tarıma ek olarak, diğer birçok üretim alanında da (tekstil, temizlik, teknoloji vb.) kimyasal maddeler kullanılmaktadır. Her ne kadar, kimyasal madde kullanımı ilk bakışta yararlı, etkili ve mantıklı görülse bile, yapılan incelemeler sonucunda kimyasal maddelerin hem insanlar hem de doğa üzerinde olumsuz etki oluşturduğu keşfedilmiştir.


Bu olumsuz etkiler keşfedildikten sonra yetkili kuruluşlar (Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre Bakanlığı vb.) ya da devlet tarafından yetkilendirilen kuruluşlar (özel firmalar) ile üreticilerin faaliyetleri denetlenmeye başlamıştır. Bu kuruluşlar, üreticilerden gelen talep ile denetlemeler yapmakta ve üreticilere ürünlerinin doğallığını gösteren belgeler ve etiketler vermektedir. Bu belgeler sayesinde üreticinin; hem güvenirliliği hem itibarı artmakta, hem de tüketicinin ürünlerin doğallığı hakkında bilgi sahibi olması bu sayede güvenle tüketim yapması sağlanabilmektedir.

Sonuç olarak, belirli alanlardaki üreticilerin denetlenmesine yönelik tüketicilerin taleplerinden ötürü ve tüketim esnasındaki endişelerin giderilmesi için Ekolojik Ürün Belgesi ile belgeleme faaliyeti ve bu faaliyeti yapan firmalar ortaya çıkmıştır. Bu faaliyetin yürütüldüğü sisteme ise Ekolojik Ürün Sistemi denmektedir. Bu kapsamda denetlenen üreticileri ise kısaca kimyasal madde kullanan tüm üreticiler olarak da sınıflandırabiliriz.
 

Eko-Etiketi İle Etiketleme Hangi Ürün Guruplarını Kapsar?


Eko-Etiketi İle Etiketleme birçok ürün gurubunu kapsamaktadır. Her geçen gün değişen bu ürün guruplarından en temel olanları şunlardır;

•    Temizlik amaçlı ürünler (Deterjanlar vb.),
•    Tekstil ürünleri (ayakkabı, elbise vb.)
•    Boyalar ile vernikler,
•    Elektronik ürünler (bilgisayarlar vb.),
•    Zemin kaplamada kullanılan ürünler (parke, halı vb.),
•    Mobilyalar,
•    Bahçe ürünleri (yapay gübreler vb.),
•    Yağlama maksatlı ve besinlerde kullanılan yağlar,
•    Yatak takım ürünleri  (nevresim, alez vb.),
•    Kağıtlar (fotokopi kağıdı, tuvalet kağıdı vb.).

Eko-Etiketi İle Etiketleme Kapsamına Giren Ürünleri Belirlemek


    Avrupa Birliği tarafından Eko-Etiketi İle Etiketleme kapsamına giren ürünler belirlenirken şu koşullar aranmaktadır (Bu koşullar Türkiye’de de benzer şekilde geçerlidir);
•    Ürün milli piyasada yüksek bir satış hacmini temsil etmeli,
•    Ürünün üretilmesi, kullanılması ve atık olması aşamalarından en az birinde (yani yaşam döngüsünde), bölgesel veya küresel ölçekte çevreye etkisi olmalı,
•    Ürünün satış hacminin mühim bir kısmı, son kullanıcı için gerçekleşmeli,
•    Eko-Etiket taşıması planlanan ürün hem tüketicinin tüketim tercihlerini  bu ürüne yönlendirici hem de üretici firmaların üretim yönteminin değişmesini olumlu yönde etkileyici olmalıdır.
 

Eko-Etiketi Veren Firmaların İşlem Basamakları


Eko-Etiketi almak isteyen bir firma, etiketleme yapan firma tarafından uygulanan işlem basamaklarını göz önünde bulundurmalı ve başvuru yapmadan önce bu işlem basamaklarına göre hazırlık yapmalıdır. Bu işlem basamakları genel olarak;

•    Etiketleme isteyen firmanın başvuru formunun alınması,
•    Başvuru sonrasında TS EN ISO 14024 standardı kapsamında ürün gurubu ile ilgili çevresel yararların ölçülmesi,
•    Daha sonra etiketleme talep edilen ürünün, doğru ürün gurubunda olup olmadığı tespit edilmesi,
•    Üretici firmadan ürünlerin Eko-Etiket kriterlerini (başvuru esnasında gerekli olan kriterleri) karşıladığını belirten belgelerin alınması,
•    Üretici firma (etiketleme talep eden firma) ile sözleşmenin yapılması,
•    Üretici firmadan ürünlerin numunelerinin alınması (alınan örnek veya numuneler AB Eko-Etiket Kurulu’nun kriterlerine uymalıdır.),
•    Sözleşme imzalandıktan sonra ürünlere yönelik gerekli test, muayene ve inceleme çalışmalarına başlanması (Deney yapılan yerler ISO 17025 Standartları’na uygun laboratuarlar olmalıdır.),
•    Testler sonucunda üretici firmaya Eko-Etiket verilmesi.